24 Ekim 2014 Cuma

Cildimiz ve Bakımı

En hassas bariyer cildimiz: 

Sıvı ve ısı dengesini sağlayan, salgı yapan, duysal ve immünolojik pek çok işlevi olan cildimiz, aynı zamanda iç ortam dengesi ile dış çevrenin potansiyel zararları arasında bir bariyer oluşturarak yaşamsal bir rol oynamaktadır. Dolayısıyla çevrede oluşan değişiklikler ilk ve doğrudan cildimizi etkiler. Şüphesiz bu çok sayıda işlevlerin dışında cilt, yumuşak, parlak, temiz ve pürüzsüz görünümü ile estetik açıdan da büyük önem taşır. Mevsim geçişleri yıpratır: Özellikle mevsim geçişlerinde cildin yeni hava koşullarına ayak uydurması için bazı önlemlerin alınmasında fayda vardır. Yazın güneşin ve nemin etkisiyle yıpranan hasar gören cildimiz sonbaharın gelmesiyle özellikle rüzgar ve ani ısı değişikliklerinden olumsuz yönde etkilenir. Güneş yaşlandırır: Özellikle son zamanlarda ozon tabakasının da incelmesi ile birlikte güneşin bazı zararlı ışınları yeryüzüne daha kolay ulaşmakta ve ciltte basit bir lekeden deri kanserine kadar pek çok olumsuzluklara neden olmaktadır. Güneş ışığından etkilenen kişilerde öncelikle deri kalınlaşması olur ve derinin doğal korumasını artırmak için derinin rengini veren hücreler daha fazla renk maddesi salgılarlar (bronzlaşma). Uzun süre güneşe maruz kalan deride zaman içerisinde incelme, elastikiyetin bozulması (kırışıklık), kuruluk, lekelenmeler, kılcal damarların belirginleşmesi, fotoyaşlanma görülür ve en önemlisi deri kanserinin oluşma riski artar. Lekelenmemesi için nemlendirin: Güneşin kuruttuğu cildin nemlendirilmesi çok önemlidir. Özelikle bronzlaşma ile birlikte cildin tekrar kendini yenilemesi sürecinde cildin üst ölü tabakaları kepek kepek dökülür. Bu süreçte uygun bir nemlendirme yapılmazsa ciltte homojen olmayan renk farklılıkları ve lekeler ortaya çıkar. Yalnız dikkat etmek gereken husus cildinizi nemlendirirken yağlandırmayın. Cilt tipine uygun temizleyiciler ve nemlendiriciler kullanılmadığı zaman gözenekler tıkanıp siyah nokta, komedon ve akne oluşumu kaçınılmazdır.

2 yorum: