5 Temmuz 2014 Cumartesi

Güneşlenirken nelere dikkat etmeliyiz?










Bronz bir ten sizi ne kadar güzel gösterirse göstersin cildinizin de bir o kadar çabuk yaşlanmasına sebep oluyor. Cildinizin rengi ne kadar koyulaşmışsa cildiniz o kadar tahrip olmuş demektir. Bronzlaşmak uğruna kullanılan kakao, zeytinyağı, kola gibi ürünler cildin tahribatını artıyor…







Uzmanlar, cildinizin rengi ne olursa olsun mutlaka güneş kremi kullanılması gerektiğini vurguluyor. Güneş kremi her ne kadar tüm zararlı ışınların etkisini yok etmese de cildinizdeki etkileri indirmeye yardımcı oluyor.


Özellikle 3 yaşa kadar bebeklerin güneş altında tutulmaları son derece tehlikeli. Bu yaşa kadar bebeklerin koruyucu mekanizması gelişmemiştir. 3 yaşa kadar güneş lekeleri ileriki yaşlarda kanser riskini artırıyor.


Eğer ten renginiz beyazsa en hassas cilde sahipsiniz demektir. Kışın 15 faktörlü yazın ise en az 30 faktörlü güneş kremi kullanmanız gerekir.

Eğer ten renginiz esmerse en az 15 faktörlü güneş kremi kullanmalısınız.

Cildinizde kahrengi lekeler varsa fiziksel filtre içeren yüksek koruma faktörlü ürünleri tercih edin.

Güneşten koruyucular ultraviole adını verdiğimiz UV-A ve UV-B ışınlarına karşı koruma sağlar. İyi bir korunma için her ikisine karşı koruyan filtreler içeren ürünleri alın. Etikette yazan ‘SPF’ terimi UV-B ışınları için güneş yanığına karşı korumayı anlatır. ‘SPF’ spektrumunun artışı koruyuculuk değerini değil koruma süresini gösterir. Güneş koruyucu alırken UV-A’ya karşı da koruyucu filtreler içeren ürünlerin tercih edilmesi gerekir. Güneş koruyucularını her yıl yenilemeye özen gösterin.


Güneşlenirken Dikkat Edilmesi Gerekenler

Yaz aylarının gelmesiyle birlikte güneşin zararlı ışınlarına da daha fazla maruz kalmaya başladık. Yanıklardan cilt kanserine kadar pek çok probleme yol açan zararlı güneş ışınlarına karşı koymak için güneş koruyucu krem kullanmak şart!
Bronz ten artık estetiğin ve sağlığın değil, gelecekteki cilt kanserinin davetiyesi olarak görülüyor. Bu nedenle günümüzde korunmasız güneşlenip bronzlaşmak ‘out’, güneşten korunmak ve güneş koruyucu kullanmak ‘in’ oldu! 
OLUMSUZLUKLAR ÖN PLANDA20′nci yüzyılın başlarında bronz ten sağlıklı görünümün ve estetiğin simgesi iken, 21′inci yüzyılda ise güneşlenmek ve bronzlaşmak; cilt kanseri, erken kırışma, lekelerdeki artma gibi olumsuzluklarla anılmaya başladı.
D VİTAMİNİ KAYNAĞIGüneş; insanlar için başlıca D vitamini kaynağıdır ve insan yaşamında ve sağlığında önemli bir yere sahiptir. Ancak yeterli D vitamini sentezi için güneş altında çok uzun süre geçirilmesine gerek yok. Her gün 10-15 dakika güneşlenmek, D vitamini sentezi için yeterlidir. Aynı zamanda güneş koruyucu kullanmak D vitamini sentezini olumsuz yönde etkilemez. Uzun süre ve korunmasız bir şekilde güneş altında kalındığında cilt kanserinden güneş yanıklarına, lekelerden erken yaşlanmaya kadar pek çok sorun ortaya çıkabilir. Bu da güneşin yararından çok zararıyla karşı karşıya kaldığımız anlamına gelir.
RİSKİ AZALTINÇocuklarımızı UV’den koruyalım. Hayatınız boyunca maruz kaldığınız UV ışınlarının yüzde 80′ini 18 yaşına kadar alırsınız. Çocuklarımızı güneşten korumak, deri kanseri riskini en az yüzde 80 oranında azaltır.
AÇIK TENLİLER DİKKAT!Güneş yanığı; ultraviyole ışınlarının (UVA-UVB) yol açtığı sorunların başında gelir. En çok açık tenlileri etkileyen güneş yanığına, çocuklar ve yaşlılar daha duyarlıdır. Açık renkli bir cilde sahip olmak da yanığın şiddetini artırır. Özellikle korunmasız olarak güneş altında uzun süre kalındığı zaman 2-4 saat içinde ciltte kızarıklık, 12-24 saat sonra ise su kabarcıkları gelişir.
ÇOCUKLARA ÖZEN GÖSTERİNKorunmasız ciltte 15 dakika gibi kısa bir sürede bile güneş yanıkları oluşabilir. Özellikle çocuklarda gelişen güneş yanıklarına karşı son derece dikkatli olunmalıdır. Çocukluk döneminde geçirilen güneş yanıkları, ileriki yaşlarda oluşan cilt kanserinin en önemli nedenini oluşturur.
GÜNEŞE ÇIKARMAYINGüneşli bir günün sonunda derisi hafif pembeleşen bir çocukta ertesi gün tam olarak gelişmiş bir yanık görülebilir. Bu nedenle daha fazla hasar oluşmasını önlemek için çocuğun güneşe çıkması önlenmelidir. Çocuğa, güneşten korunma yöntemleri anlatılmalıdır.
HASAR RİSKİNİ YOK ETMEZGüneşten koruyucu ürün kullanmak, güneş altında daha uzun süre kalınabileceği anlamına gelmez. Çünkü bu ürünler ultraviyole hasarını sadece azaltır, sanılanın aksine hasar riskini yok etmez.
GÖLGEDE DE KREM SÜRÜNSu yüzeyi, kum, kar ve beton güneş ışınlarını yansıttığı için bu alanların yakınında bulunanlar güneşin zararlı etkilerine daha fazla maruz kalır. Dolayısıyla doğrudan güneş altında değil, sadece gölgede bulunulan zamanlarda da güneş kremi kullanılması büyük önem taşır.
UVA’YE KARŞI DA KORUSUNGüneş koruyucu ürünlerin UVB ışınlarının yanı sıra UVA’ya karşı da koruyucu özelliği bulunmalıdır. Bu nedenle parsol, mexoryl, titanium dioksid ve çinko oksid gibi maddeler içeren güneşten koruyucular tercih edilmelidir.
EN AZ SPF 30 OLMALIYüzme ve terlemeye yol açacak diğer spor aktiviteleri öncesinde suya dayanıklı bir güneşten koruyucu tercih edilmelidir. Türkiye’de yaşayan insanlar için en az SPF 30 koruma faktörlü bir güneş koruyucu seçilmelidir.
İKİSAATTE BİR TEKRARLAYIN
 Koruyucu krem, güneşe çıkmadan 30 dakika önce sürülmeli ve her iki saatte bir mutlaka tekrar edilmeli. Terleme ya da yüzme sonrasında bu süre dikkate alınmadan koruyucu yenilenmelidir.
 Öncelikle yeterli bir koruma sağlayabilmesi için güneş koruyucusu santimetrekare başına 2 mg. sürülmelidir. Yani yüz, boyun ve tek kol için her bir alana yarım tatlı kaşığı; gövde, ön bacak, arka bacak, tek bacak için birer tatlı kaşığı krem kullanılmalı.
GÖLGENİZ SİZDEN KISAYSA RİSK ALTINDASINIZ!
 Güneş koruyucu kullanımı, diş fırçalama ya da e-posta kontrol etme gibi bir alışkanlık haline getirilmeli.
 10.00-16.00 saatleri arasında güneşe çıkmamaya ve açık hava aktivitelerini mümkün olduğunca sınırlandırmaya özen gösterin.
 Gölgeniz sizden uzunsa güvendesiniz demektir.
 Sadece gölgede durmak bile UV’yi yüzde 50-95 oranında azaltmayı sağlar.
PENCEREYE GÜVENMEYİN
 Pencere camı 320 nano metre (dalga boyu) altındaki ışını absorbe eder; yani UVB’den korur ama UVA’dan koruyamaz.
 Koruyucu giysi, gözlük ve geniş kenarlı şapka, korunmada çok önemli bir unsurdur. Sadece tişört, SPF 6 kadar koruma yapar.
 En az SPF 30 koruma faktörlü bir güneş koruyucu tercih edin. Koruyucunuzu her iki saatte bir yenileyin. Terleme ya da yüzme sonrasında güneşten koruyucunuzu tekrar sürün.
KORUNMAK İÇİN YAZI BEKLEMEYİN
 Plajlarda şemsiye altında oturmak yeterli korumayı sağlayamaz. Çünkü denizden, kumdan, sudan ya da betondan yansıyan ışınlar gölgede kalındığında da etkili olurlar. Ayrıca bulutlu, serin, rüzgarlı günlerde de ultraviyole ışınları yeryüzüne ulaşarak etkisini gösterir. Dolayısıyla korunma yöntemlerine sadece yaz aylarında ve güneşlenirken değil, her zaman önem vermek gerekir.
SU SERİNLETİR AMA KORUMA SAĞLAMAZ
 Suyun verdiği serinlik hissi sizi aldatmasın. Çünkü güneş ışınları zararlı etkilerini su içinde bile gösterebiliyor. Dolayısıyla korunmasız bir şekilde suda bulunmamaya dikkat edin.
 Güneşin cilt üzerinde meydana getirdiği zararın yüzde 80′i 18 yaşına kadar geliştiğinden çocuğunuzun cildini korumak için küçük yaşlardan itibaren güneş koruyucu kullanmasına özen gösterin. Nevus sayısını, melanoma ve non melanoma deri kanseri riskini azaltmış olursunuz.
NASIL GÜNEŞLENMELİ?
 Pek çoğumuz, özellikle tatilde bronzlaşmak uğruna saatlerce güneş altında kalıyoruz. Bronzlaşma sağlığa değil, ciltte güneş hasarının oluştuğuna işaret eder. Güneşe adım adım çıkılmalıdır. Özellikle açık ve buğday tenli kişilerin ilk gün sadece 15 dakika güneşlenmesi, zaman içinde bu sürenin 1.5 saate uzatılması önerilir.
 Esmer tenlilerin ise güneş altında 15 dakika kalmaları yeterlidir. Güneşin yol açtığı hasarlar en çok açık tenli kişilerde ortaya çıkar. Esmer tenlilerde cilt kanseri gibi hastalıkların gelişme riski, açık ve buğday tenlilere oranla daha azdır. Ancak bu, esmer tenlilerin güneşte daha fazla kalabileceği anlamına gelmez. Açık tenliler, çocuklar ve yaşlılar özellikle koruma faktörü SPF 30 ve üzeri olan ürünleri kullanmalıdır.

http://www.myfikirler.org/guneslenirken-dikkat-edilmesi-gerekenler.html alıntıdır.







Hiç yorum yok:

Yorum Gönder